Proudhon, Bakunin, Kropotkin, Réclus yarı anarşist değil, sosyalizm ve anarşi arasındaki bireycilik ve toplulukçuluk arasında bir uzlaşmanın temsilcileri.
Onların anarşisi Paolo Gille’yle, disiplinli anarşi, bireyin sınırlı özgürlüğünün artık otoriteye teslim edildiği, fakat onun tüm ihtiyaçlarının karşılanması için kendini topluma sunmak zorunda olduğunda ve o tümü ile hemfikirde olmuş olur. Birkaç dünyada onlar devleti reddeder, fakat toplumu ilahlaştırırlar, Palante’nin eleştirisi gibi: ve onlar Malatesta tarafından onun -L‘Anarchia kitabında önceden kroniklerin akıl hastanesinde hapsedilmesine dek Kropotkin tarafından «La conquista del pane» de önerilen, halka küçümseme ve genel çıkarımlara gitmek için en ağır yaptırımlar, gelecekteki uyumu ihlal edenlere karşı öneri sunarlar. Continue reading